Sanat hayatınızın 57. yılındasınız. Ne çok önemli! Üstelik her insana nasip olmayacak bir şöhret… Iyi mi başardınız?
Antakya-Yoncakaya Köyü… İlkokuldayım. Bayramlarda öğretmenlerim bana şarkı söyletirdi. Köyde kaval öğrendim. İlkokul mezunuyum. Müzisyen olacağım diye 15 yaşlarında, tek başıma İstanbul’a geldim. Otelde, lokantada çalıştım. Plakçı Sirkeci’deydi. Orada iş buldum. Firmanın sahipleri yemeğe gelmişti, “Babalarım bana plak yapın. Annem babam fazlaca yoksul, müzisyen olmak isterim” demiştim. Oldukca minik olduğumu söylediler. Patron, “Çocuğun sesini kulak verin” dedi. Ben de söyledim. Ayağa kalktılar ve “Böyle bir durum olması imkansız, çocuğun sesi şahane, derhal 45’lik yapalım” dediler. Ne öykü fakat! Film şeklinde…
O 45’likle, 17 yaşlarında ünlendim. Notayı kitaplarla kendi kendime öğrendim. Annemle babama İskenderun’da bahçeli ev yaptırdım. İstanbul’a da fazlaca geldiler. Hacca da gönderdim. Kral ve kraliçe şeklinde yaşattım onları. Soğan ekmek yiyordum fakat kazandığım parayı anneme babama gönderiyordum.
HAYATTA KİMSEYİ BENDEN KÜÇÜK YA DA BÜYÜK GÖRMEDİM KALBİ GÜZELİ BAŞIMA TAÇ EDERİM
Anladığım kadarıyla maneviyata daha fazlaca kıymet veriyorsunuz. Değil mi?
Kesinlikle. Annemin sesi fazlaca güzel. Mısırlı kendisi. Ondan almışım yeteneğimi. Babam da Hataylı. Ailede Ermeni, Süryani, Alevi, Yahudi hepimiz var. İç içeyiz, kardeşiz. Adem ile Havva’dan kardeşiz biz. Bizde fark yok. Hayatta kimseyi benden minik ya da büyük görmedim. Kalbi güzeli başıma taç ederim. Ben halkın sevgisiyle varım. Onlara saygım sonsuz.
‘TAPILACAK KADINSIN’ ŞARKISINI RAHMETLİ ANNEME YAZDIM
Gençliğinizde ailenize para gönderebilmek için 15 gün Gülhane Parkı’nda yatmışsınız. Doğru mu?
Otelde kalırsam anama göndereceğim para azalırdı. İşten çıkarmışlardı beni. Parklarda yattığım oldu. Çöpten yiyecek topladım. Bigün çöpte yiyecek bulmak için aranırken bir teyze geldi, “Ne yapıyorsun bu şekilde?” dedi. “Asla, bir şeye bakıyordum” dedim, inanmadı. Zorla bana yiyecek yedirdi. “Anne, ben dilenci değilim” dedim. Zorla harçlık da verdi. Sarıldı bana, ağladı. Daima ruhuna Fatiha okuyorum. Benim akrabalarım fazlaca fakirdi. Köyde hiçbir şey yoktu. Elektrik, su, yol bile yoktu. ‘Tapılacak Kadınsın’ şarkısını rahmetli anneme yazdım. Türkçe bilmiyordu annem. O şarkının Arapçasını söyleyince, bana sarılıp ağlayışını asla unutmam.
Sizin hayatınızdan da güzel bir film çıkar…
Hayatım roman olur. Önümüzdeki senelerde film de olacak. Çocuklarım proje üstüne çalışmaya başladı bile.
Annenizin anavatanı Mısır’a asla gittiniz mi?
Gittim. On küsur konser verdim Mısır’da. Arapça, Türkçe şarkılar seslendirdim.
DOLU BAŞAKLARIN BAŞI EĞİK BOŞ BAŞAKLARIN BAŞI DİK OLUR
Şöhretinize rağmen bu kadar mütevazı olmanız fazlaca etkisi altına alan. Basit bir yurttaş şeklinde davranıyorsunuz.
Hasat zamanı başaklara bak; dolu başakların başı eğik, boş başakların başı dik olur.
Yokluktan gelip zirveyi görmek iyi mi bir his?
Kendi kendime yaptım her şeyi. Tanrı’tan sonrasında anne babama taptığım için sonunda Tanrı da beni ödüllendirdi.
Bestelerinizi iyi mi yapıyorsunuz?
Tanrı vergisi. Beste yapacağım diye şartlamam kendimi. Ansızın esin gelir. Şarkılarımı okumayan kalmadı Türkiye’de.
GENÇLERE TAVSİYEM ŞUDUR: KALICI ESER YAPSINLAR
Yeni jenerasyonda bir Selami Şahin göremiyorum ben. Siz görebiliyor musunuz?
Hayatımın ilk bestesini 1969’da yaptım. “Sen mevsimler benzeri biçimindesin, değişirsin sevgilim…” 17 yaşındaydım bu şarkıyı yaptığımda. Gençlere tavsiyem şudur: Kalıcı yaratı yapsınlar.
Son eserleriniz de rağbet görüyor mu?
Oldukca seviliyor. Sevenlerim yeni şarkılar bekliyor benden. Ben de onların sevgisiyle üretmeye, yayınlamaya devam ediyorum. Ayda averaj sekiz konser veriyorum. Sahnede dinleyicilerimle tekrardan doğuyorum.
O denli fazlaca eseriniz var ki… ‘Kasımpaşalıyım Eli Maşalıyım’ bile sizin eserinizmiş!
Evet, Güllü seslendirmişti. Örnek olarak Parlak zeka Müren, 50 şarkımı okudu. ‘Gitme Sana Muhtacım’, ‘Eskimeyen Dost, Bulamazsın’… İbrahim Tatlıses’in okumuş olduğu ‘Ne Faydası Var?’, ‘Hesabım Var’, ‘Namert Olayım’, ‘Seni Sevmediğim Yalan’ ve daha nice şarkıların bestesi bana ilişik.
Daha kaç yıl sahnede olmak istiyorsunuz?
Yaşadığım müddetçe…
ZEKİ MÜREN TÜRK MÜZİĞİNDE BİR OKULDUR
Parlak zeka Müren’le tanışma hikayeniz beni fazlaca etkiledi…
Beyoğlu’nda Klüp 12 vardı eskiden. Bigün oraya gittim erkenden. Şef, Parlak zeka Müren’in beni masasına çağrı ettiğini söylemiş oldu. Oldukca heyecanlandım. “Sen günün birinde Türkiye’nin en büyük bestecisi ve sesi olacaksın. Albüme gireceğim, yeni beste ver bana” dedi. Akşamına Bölme Gazinosu’na çağrı etti beni. Ertesi gün evine gittim, şarkımı verdim. Onun yeri dolmaz. Türk müziğinde bir okuldur o.
Oğlunuz Önder Bey’in de isim babasıymış Parlak zeka Bey.
Evet, 30-40 altın vermişti, “İsim babası ben olacağım” diye. Nişan yüzüklerimizi de o taktı. Vefatından 15 gün ilkin beni aradı. ‘Özledim’ şarkısını albümüne koymak istedi. Ben de, “Sormana gerek yok. Tüm şarkılarım sana feda olsun” dedim. Yedi gün sonrasında kaybettik, kısmet olmadı. Paşam gidince fazlaca üzüldüm.
Önder Bey de sizin yolunuzdan gidiyor. Onu iyi mi buluyorsunuz?
Arkadaşlığı, müziği paylaşıyoruz birlikte. Kendi söz ve besteleri var. Güzel şeyler yapıyor, meydana getirecek. Buna inanıyorum.
HAYATI ÇOK CİDDİYE ALMIYORUM HER ŞEY BOŞ
Ölüm korkunuz var mı?
Yok! 75 oldum. Gülmek insan için en büyük ilaçtır. Sofradan doymadan kalkarım. Sabahları bir çorba içerim, yarım simit yerim. Akşam da ağır yemem. Yürüyüş yaparım. Yaşamı fazlaca ciddiye almıyorum. Giden gidiyor. Gidenden haber var mı? Her şey boş.
Yeni şarkınızın adı ‘Durma Git’. “Haydi durma git” dediğiniz bir karı oldu mu asla hayatınızda?
Bana yanlış yapanlar oldu. Sev seni seveni boş ver gerisini. Seni seven insana da saygı duymalısın.
Eşiniz Didem Şahin’e hâlâ aşık mısınız?
Doğal ki. Bana dünyanın en güzel hediyelerini verdi; kızımı ve iki oğlumu.
Çocuklarınızla iyi mi bir ilişkiniz var?
Arkadaşız. Her şeyim onların. Okuldan ilkin anne-baba terbiyesi fazlaca mühim. Eşimle birlikte bu terbiyeyi onlara verdiğimizi düşünüyorum.
Son Dakika Haberler